Evvel

Evvel, bütün varlıklardan önce var olan manasınadır.

Evvel, dört şekilde tefsir edilir:

1. Nebi döneminde, Yahudiler­den Nebi'yi (Hz. Muhammed'i) inkâr edenlerin evveli/ilki

"Ona kâfir olanların evveli (Yahudilerden Ne­bi'yi [154] inkâr edenlerin evveli/ilki) olmayın (.....) ve yalnız Bana ittiqa edin!"[155]

2. Mekke ahalisinden Allah'a îmân eden kimselerin evveli[156]

"De ki: "Rahmân'ın çocuğu olsaydı, ben ibâdet edenle­rin evveli olurdum" (Mekke ahalisinden muvahhidlerin evveli/ilki olurdum)."[157]

"De ki: "Doğrusu ben (Mekke ahalisiden) teslim olan­ların evveli [158] (ilki) olmakla emrolundum." [159]

3. Allah'ın dünyada görülemeyeceğine îmân edenlerin evveli/ilki

"Dedi ki: "Rabbim bana göster de Sana bakayım." Bu­yurdu ki: "Beni asla göremezsin, fakat şu dağa bak: eğer o yerinde durabilirse, sen de Beni görebilirsin." Rabbi dağa tecelli edince, onu paramparça etti ve Mûsâ da baygın düştü. Ayılınca dedi ki: "Seni tenzih ederim, Sana döndüm ve ben mü'minlerin (dünyada Senin asla görülemeyeceğini tasdik edenle­rin) evveliyim (ilkiyim)."[160]

4. İsrâîloğulları arasından Mûsâ ve Harun'a imân eden kimselerin ilki

"(Musa'ya îmân ettikleri için, Fir'avn tarafından kat­ledilmekle tehdit edildikleri vakit sihirbazlar dediler ki): "Biz gerçekten mü'minlerin evveli (Mu­sa'nın getirdiklerini, İsrâîloğulları arasından [161] tas­dik edenlerin ilki) olduğumuz için Rabbimizin hata­larımızı bağışlayacağını ümit ederiz."[162]


16.02.2009 tarihinden beri 2452 defa okundu. Son takip: 28.03.2024 - 11:02