U'budû
U'budû ve 'ibâdet üç şekilde tefsir edilir:
1. Tevhid edin/birleyin
"Allah'a ibâdet edin (a'budû) (Allah'ı birleyin); sizin için O'nun gayrı bir ilah yoktur."[1]
"Allah'a ibâdet edin; sizin için O'nun gayrı bir ilah yoktur."[2]
"Allah'a ibâdet edin (a'bûdû) (Allah'ı tevhid edin/birleyin), O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın!"[3]
"Allah'a ibâdet edin (a'budû) (O'nu tevhid edin/birleyin), O'na ittika edin!"[4]
2. İtaat ederler
"O gün onların hepsini haşredecek/bir araya getirecek, so a da meleklere diyecek ki: "Bunlar size mi ibâdet (şirk hususunda size mi itaat) ediyorlardı." Diyecekler ki: "Seni tenzih ederiz, onlara karşı bizim velîmiz Sensin. Aksine onlar cinlere ibâdet (bizlere ibâdet etmekle şeytanlara itaat) ediyorlardı."[5]
"Biz Sana teberri ediyoruz. Onlar bize ibâdet (şirk hususunda bize itaat) etmiyorlardı."[6]
"Size ahd vermedim mi: "Ey Ad em oğulları! Şeytana ibâdet (şirk hususunda itaat! etmeyin!" diye?!"[7]
3. Mülk altındakiler (kullar, köleler)
"(Tarafımdan tebliğ edip) de ki: "Ey nefisleri aleyhine haddi aşan 'ıbâdım" (mülkiyetim, altındakiler (kölelerim/kullarım))..."[8]
"O'na 'ıbâdından (mülkiyeti altındakilerden, kölelerinden/kullarından)) bir cüz yaptılar."[9]
" 'Ibâdınızdan (mülkiyetiniz altındakilerden, kölelerinizden) de sâlihleri..."[10]
16.02.2009 tarihinden beri 2417 defa okundu. Son takip: 28.03.2024 - 12:52