a2
a2- Allah’ı Çok
Zikretme
Hac ibadetlerinizi bitirince, babalarınızı
andığınız gibi, hatta ondan daha kuvvetli bir şekilde Allah'ı anın. İnsanlardan
öyleleri var ki: Ey Rabbimiz! Bize dünyada ver. derler. Böyle kimselerin
ahiretten hiç nasibi yoktur. (Bakara: 2/200)
Zekeriyya: Rabbim! (Oğlum olacağına dair) bana
bir alâmet göster, dedi. Allah buyurdu ki: Senin için alâmet, insanlara, üç gün,
işaretten başka söz söylememendir. Ayrıca Rabbini çok an, sabah akşam tesbih et.
(Al-i İmran: 3/41)
Namazı bitirince de ayakta, otururken ve yanınız
üzerinde yatarken (daima) Allah'ı anın. Huzura kavuşunca da namazı dosdoğru
kılın; çünkü namaz müminler üzerine vakitleri belli bir farzdır. (Nisa: 4/103)
Ey iman edenler! Herhangi bir topluluk ile
karşılaştığınız zaman sebat edin ve Allah'ı çok anın ki başarıya erişesiniz. (Enfal:
8/45)
Böylece seni bol bol tesbih edelim. (Taha:
20/33)
Ve çok çok analım seni. (Taha: 20/34)
(Resûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret.
Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et;
gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki,
sen, Allah'tan hoşnut olasın, (Allah da senden!). (Taha: 20/130)
Onlar, başka değil, sırf "Rabbimiz Allah'tır"
dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılmış kimselerdir. Eğer Allah, bir
kısım insanları (kötülüklerini) diğer bir kısmı ile defedip önlemeseydi, mutlak
surette, içlerinde Allah'ın ismi bol bol anılan manastırlar, kiliseler, havralar
ve mescitler yıkılır giderdi. Allah, kendisine (kendi dinine) yardım edenlere
muhakkak surette yardım eder. Hiç şüphesiz Allah, güçlüdür, galiptir. (Hacc:
22/40)
Ancak iman edip iyi işler yapanlar, Allah'ı çok
çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında kendilerini savunanlar başkadır.
Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akıbete) döndürüleceklerini yakında
bileceklerdir. (Şuara: 26/227)
Andolsun ki, Resûlullah, sizin için, Allah'a ve
ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok zikredenler için güzel bir
örnektir. (Ahzab: 33/21)
Müslüman erkekler ve müslüman kadınlar, mümin
erkekler ve mümin kadınlar, taata devam eden erkekler ve taata devam eden
kadınlar, doğru erkekler ve doğru kadınlar, sabreden erkekler ve sabreden
kadınlar, mütevazi erkekler ve mütevazi kadınlar, sadaka veren erkekler ve
sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler ve oruç tutan kadınlar, ırzlarını
koruyan erkekler ve (ırzlarını) koruyan kadınlar, Allah'ı çok zikreden erkekler
ve zikreden kadınlar var ya; işte Allah, bunlar için bir mağfiret ve büyük bir
mükâfat hazırlamıştır. (Ahzab: 33/35)
Ey inananlar! Allah'ı çokça zikredin. (Ahzab:
33/41)
Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve
Allah'ın lütfundan isteyin. Allah'ı çok zikredin; umulur ki kurtuluşa erersiniz.
(Cuma: 62/10)
|