c1f
c1f- Mü’minin
İstiğfarı
Sonra insanların (sel gibi) aktığı yerden siz de
akın. Allah'tan mağfiret isteyin. Çünkü Allah affedici ve esirgeyicidir.
(Bakara: 2/199)
Peygamber, Rabbi tarafından kendisine indirilene
iman etti, müminler de (iman ettiler). Her biri Allah'a, meleklerine,
kitaplarına, peygamberlerine iman ettiler. "Allah'ın peygamberlerinden hiçbiri
arasında ayırım yapmayız. İşittik, itaat ettik. Ey Rabbimiz, affına sığındık!
Dönüş sanadır" dediler. (Bakara: 2/285)
Allah her şahsı, ancak gücünün yettiği ölçüde
mükellef kılar. Herkesin kazandığı (hayır) kendine, yapacağı (şer) de
kendinedir. Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma. Ey
Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme. Ey
Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme! Bizi affet! Bizi bağışla!
Bize acı! Sen bizim mevlâmızsın. Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et!
(Bakara: 2/286)
(Bu nimetler) "Ey Rabbimiz! İman ettik; bizim
günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru!" diyen; (Al-i İmran: 3/16)
Sabreden, dürüst olan, huzurda boyun büken,
hayra harcayan ve seher vaktinde Allah'tan bağış dileyenler (içindir). (Al-i
İmran: 3/17)
Ey Rabbimiz! Gerçek şu ki biz, "Rabbinize
inanın!" diye imana çağıran bir davetçiyi (Peygamber'i, Kur'an'ı) işittik, hemen
iman ettik. Artık bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört, ruhumuzu
iyilerle beraber al, ey Rabbimiz! (Al-i İmran: 193)
Zira kullarımdan bir zümre: Rabbimiz! Biz iman
ettik; öyle ise bizi affet; bize acı! Sen, merhametlilerin en iyisisin,
demişlerdi. (Mü’minun: 23/109)
Seher vakitlerinde de istiğfar ederlerdi. (Zariyat:
51/18)
Bunların arkasından gelenler şöyle derler:
Rabbimiz! Bizi ve bizden önce gelip geçmiş imanlı kardeşlerimizi bağışla;
kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin bırakma! Rabbimiz! Şüphesiz ki sen
çok şefkatli, çok merhametlisin! (Haşr: 59/10)
Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah'a
dönün. Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter. Peygamberi ve Onunla
birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, altlarından ırmaklar
akan cennetlere sokar. Onların önlerinden ve sağlarından (amellerinin) nurları
aydınlatıp gider de, "Ey Rabbimiz! Nurumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla;
çünkü sen her şeye kadirsin" derler. (Tahrim: 66/8)
|