9b2
9b2- Bilmeden
Fetva Verilmesi
Hakkında bilgin bulunmayan
şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi ondan sorumludur.
(İsra: 17/36)
(İnsanların kimi:) "Onlar üç
kişidir; dördüncüleri de köpekleridir" diyecekler; yine: "Beş kişidir;
altıncıları köpekleridir" diyecekler. (Bunlar) bilinmeyen hakkında tahmin
yürütmektir. (Kimileri de:) "Onlar yedi kişidir; sekizincisi köpekleridir"
derler. De ki: Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi
olan çok azdır. Öyle ise Ashâb-ı Kehf hakkında, delillerin açık olması haricinde
bir münakaşaya girişme ve onlar hakkında (ileri geri konuşan) kimselerin
hiçbirinden malumat isteme. (Kehf: 18/22)
İnsanlardan, bilgisi olmaksızın
Allah hakkında tartışmaya giren ve her inatçı şeytana uyan birtakım kimseler
vardır. (Hac: 22/3)
İnsanlardan bazısı, bir
bilgisi, bir rehberi ve (vahye dayanan) aydınlatıcı bir kitabı olmadığı halde,
sırf Allah yolundan saptırmak için yanını eğip bükerek (kibir ve azamet içinde)
Allah hakkında tartışmaya kalkar. Onun için dünyada bir rezillik vardır; kıyamet
gününde ise ona yakıcı azabı tattıracağız. (Hac: 22/8-9)
Allah'ın, göklerde ve yerdeki
(nice varlık ve imkânları) sizin emrinize verdiğini, nimetlerini açık ve gizli
olarak size bolca ihsan ettiğini görmediniz mi? Yine de, insanlar içinde,
-bilgisi, rehberi ve aydınlatıcı bir kitabı yokken- Allah hakkında tartışan
kimseler vardır. (Lokman: 31/20)
Kendilerine gelmiş hiçbir delil
olmadığı halde Allah'ın âyetleri hakkında mücadele edenler gerek Allah yanında,
gerekse iman edenler yanında büyük bir nefretle karşılanır. Allah, büyüklük
taslayan her zorbanın kalbini işte böyle mühürler. (Mü’min: 40/35)
Kendilerine gelmiş kesin bir
delil olmaksızın, Allah'ın âyetleri hakkında münakaşa edenler var ya, hiç şüphe
yok ki, onların kalplerinde, asla yetişemeyecekleri bir büyüklük hevesinden
başka bir şey yoktur. Sen Allah'a sığın. Kuşkusuz O, işiten ve görendir. (Mü’min:
40/56)
|