a26
a26- Ümit İçinde
Bulunma
O (düşman) topluluğu takip
etmekte gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı çekiyorsanız onlar da, sizin
çektiğiniz gibi acı çekmektedirler. Üstelik siz Allah'tan, onların ümit
etmedikleri şeyleri umuyorsunuz. Allah ilim ve hikmet sahibidir. (Nisa: 4/104)
"Rabbimizin bizi iyiler arasına
katmasını umup dururken niçin Allah'a ve bize gelen gerçeğe iman etmeyelim?" (Maide:
5/84)
Ey oğullarım! Gidin de Yusuf'u
ve kardeşini iyice araştırın, Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kafirler
topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden ümit kesmez. (Bunun üzerine Mısır'a
döndüler.) (Yusuf: 12/87)
O, size korku ve ümit içinde
şimşeği gösteren ve (yağmur dolu) ağır bulutları meydana getirendir. (Ra’d:
13/12)
(İbrahim) dedi ki: Rabbinin
rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser? (Hicr: 15/56)
Onların yalvardıkları bu
varlıklar Rablerine -hangisi daha yakın olacak diye- vesile ararlar; O'nun
rahmetini umarlar ve azabından korkarlar. Çünkü Rabbinin azabı, sakınılacak bir
azaptır. (İsra: 17/57)
De ki: Ben, yalnızca sizin gibi
bir beşerim. (Şu var ki) bana, İlâh'ınızın, sadece bir İlâh olduğu vahyolunuyor.
Artık her kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, iyi iş yapsın ve Rabbine ibadette
hiçbir şeyi ortak koşmasın. (Kehf: 18/110)
Yoksa geceleyin secde ederek ve
kıyamda durarak ibadet eden, ahiretten çekinen ve Rabbinin rahmetini dileyen
kimse (o inkarcı gibi) midir? (Resûlüm!) De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir
olur mu? Doğrusu ancak akıl sahipleri bunları hakkıyla düşünür. (Zümer: 39/9)
|