Cehennem Melekleri
Cehennem Melekleri
(Bekçileri)
Onun üzerinde
ondokuz vardır. Biz o ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve
onların sayısını inkar edenler için yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki,
kendilerine kitap verilenler, kesin bir bilgiyle inansın, iman edenlerin de
imanları artsın; kendilerine kitap verilenler ve iman edenler (böylece) kuşkuya
kapılmasın. Kalplerinde bir hastalık olanlar ile kafirler de şöyle desin:
“Allah, bu örnekle neyi anlatmak istedi?” İşte Allah, dilediğini böyle
şaşırtıp-saptırır, dilediğini böyle hidayete erdirir. Rabbinin ordularını
kendisinden başka (hiç kimse) bilmez. Bu ise, beşer (insan) için yalnızca bir
öğüttür. (Müddessir Suresi, 30-31)
Ey iman edenler,
kendinizi ve yakınlarınızı ateşten koruyun ki onun yakıtı insanlar ve taşlardır;
üzerinde oldukça sert, güçlü melekler vardır. Allah kendilerine neyi emretmişse
ona isyan etmezler ve emredildiklerini yerine getirirler. (Tahrim Suresi, 6)
Öfkesinin-şiddetinden neredeyse patlayıp parçalanacak. Her bir grup içine
atıldığında, bekçileri onlara sorar: “Size bir uyarıcı gelmedi mi?” (Mülk
Suresi, 8)
İnkar edenler,
cehenneme bölük bölük sevkedildiler. Sonunda oraya geldikleri zaman, kapıları
açıldı ve onlara (cehennemin) bekçileri dedi ki: “Size Rabbinizin ayetlerini
okuyan ve bugünle karşılaşacağınızı (söyleyip) sizi uyaran elçiler gelmedi mi?”
Onlar: “Evet.” dediler. Ancak azap kelimesi kafirlerin üzerine hak oldu. Dediler
ki: “İçinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından (içeri) girin.
Büyüklüğe kapılanların konaklama yeri ne kötüdür.” (Zümer Suresi, 71-72)
(Cehennem
bekçisine:) “Ey Malik (bekçi), Rabbin bizim işimizi bitirsin” diye haykırdılar.
O: “Gerçek şu ki siz, (burada) kalacak kimselersiniz” dedi. “Andolsun, size
hakkı getirdik, fakat sizin bir çoğunuz hakkı çirkin görüp-tiksinenlerdiniz.”
(Zuhruf Suresi, 77-78)
|