b36
b36- Haktan
Saptırma
Sana haram ayı, yani onda
savaşmayı soruyorlar. De ki: O ayda savaşmak büyük bir günahtır. (İnsanları)
Allah yolundan çevirmek, Allah'ı inkar etmek, Mescid-i Haram'ın ziyaretine mâni
olmak ve halkını oradan çıkarmak ise Allah katında daha büyük günahtır. Fitne de
adam öldürmekten daha büyük bir günahtır. Onlar eğer güçleri yeterse, sizi
dininizden döndürünceye kadar size karşı savaşa devam ederler. Sizden kim,
dininden döner ve kafir olarak ölürse, onların yaptıkları işler dünyada da
ahirette de boşa gider. Onlar cehennemliktirler ve orada devamlı kalırlar.
(Bakara: 2/217)
Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp
bildiğiniz halde niçin Allah'ın âyetlerini inkar edersiniz? (Al-i İmran: 3/70)
Ey ehl-i kitap! Neden doğruyu
eğriye karıştırıyor ve bile bile gerçeği gizliyorsunuz? (Al-i İmran: 3/71)
Ehl-i kitaptan bir gurup şöyle
dedi: "Müminlere indirilmiş olana sabahleyin (görünüşte) inanıp akşamleyin inkar
edin. Belki onlar (böylece dinlerinden) dönerler. (Al-i İmran: 3/72)
De ki: Ey ehl-i kitap!
(Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın yolunu eğri göstermeye
yeltenerek müminleri Allah yolundan çevirmeye kalkışıyorsunuz? Allah
yaptıklarınızdan habersiz değildir. (Al-i İmran: 3/99)
Onlara: Allah'ın indirdiğine (Kitab'a)
ve Resûl'e gelin (onlara başvuralım), denildiği zaman, münafıkların senden iyice
uzaklaştıklarını görürsün. (Nisa: 4/61)
Yahudilerin zulmü sebebiyle,
bir de çok kimseyi Allah yolundan çevirmeleri, menedildikleri halde faizi
almaları ve haksız (yollar) ile insanların mallarını yemeleri yüzünden
kendilerine (daha önce) helal kılınmış bulunan temiz ve iyi şeyleri onlara haram
kıldık; ve içlerinden inkara sapanlara acı bir azap hazırladık. (Nisa:
4/160-161)
İnkâr eden ve (başkalarını da)
Allah yolundan alıkoyanlar şüphesiz doğru yoldan çok uzaklaşmışlardır. (Nisa:
4/167)
İçinde Allah'ın hükmü bulunan
Tevrat yanlarında olduğu halde nasıl seni hakem kılıyorlar da sonra, bunun
arkasından yüz çevirip gidiyorlar? Onlar inanmış kimseler değildir. (Maide:
5/43)
Meryem oğlu Mesîh ancak bir
resûldür. Ondan önce de (birçok) resûller gelip geçmiştir. Anası da çok doğru
bir kadındır. Her ikisi de yemek yerlerdi. Bak, onlara delilleri nasıl
açıklıyoruz, sonra bak nasıl (haktan) yüz çeviriyorlar. (Maide: 5/75)
Onlar, Allah yolundan alıkoyan
ve onu eğip bükmek isteyen zalimlerdir. Onlar ahireti de inkar edenlerdir. (A’raf:
7/45)
Tehdit ederek, inananları Allah
yolundan alıkoyarak ve o yolu eğip bükmek isteyerek öyle her yolun başında
oturmayın. Düşünün ki siz az idiniz de O sizi çoğalttı. Bakın ki, bozguncuların
sonu nasıl olmuştur! (A’raf: 7/86)
Onlar Mescid-i Haram'ın
mütevellîleri olmadıkları halde (müminleri) oradan geri çevirirlerken Allah
onlara ne diye azap etmeyecek? Oranın mütevellîleri takvâ sahiplerinden
başkaları değildir. Fakat onların çoğu bunu bilmez. (Enfal: 8/34)
Şüphesiz ki inkar edenler
mallarını (insanları) Allah yolundan alıkoymak için harcıyorlar. Daha da
harcayacaklar. Ama sonunda bu, onlara yürek acısı olacak ve en sonunda mağlûp
olacaklardır. Kafirlikte ısrar edenler ise cehenneme toplanacaklardır. (Enfal:
8/36)
Çalım satmak, insanlara
gösteriş yapmak ve (insanları) Allah yolundan alıkoymak için yurtlarından
çıkanlar (kafirler) gibi olmayın. Allah onların yaptıklarını çepeçevre
kuşatmıştır. (Enfal: 8/47)
Allah'ın âyetlerine karşılık az
bir değeri (dünya malını ve nefsânî istekleri) satın aldılar da (insanları)
O'nun yolundan alıkoydular. Gerçekten onların yapmakta oldukları şeyler ne
kötüdür! (Tevbe: 9/9)
Ey iman edenler! (Biliniz ki),
hahamlardan ve rahiplerden birçoğu insanların mallarını haksız yollardan yerler
ve (insanları) Allah yolundan engellerler. Altın ve gümüşü yığıp da onları Allah
yolunda harcamayanlar yok mu, işte onlara elem verici bir azabı müjdele! (Tevbe:
9/34)
Onlar, (insanları) Allah'ın
yolundan alıkoyan ve onu eğri göstermek isteyenlerdir. Ahireti inkar edenler de
onlardır. (Hud: 11/19)
Dünya hayatını ahirete tercih
edenler, Allah yolundan alıkoyanlar ve onun eğriliğini isteyenler var ya, işte
onlar (haktan) uzak bir sapıklık içindedirler. (İbrahim: 14/3)
(İnsanları) Allah yolundan
saptırmak için O'na ortaklar koştular. De ki: (İstediğiniz gibi) yaşayın! Çünkü
dönüşünüz ateşedir. (İbrahim: 14/30)
İnkâr edip de (insanları) Allah
yolundan alıkoyanlar var ya, işte onlara, yapmakta oldukları bozgunculuklar
sebebiyle, azaplarını kat kat artıracağız. (Nahl: 16/88)
Yeminlerinizi aranızda fesada
araç edinmeyin, aksi halde (İslâm'da) sebat etmişken ayağınız kayar da
(insanları) Allah yolundan alıkoymanız sebebiyle (dünyada) kötülüğü tadarsınız.
Sizin için (ahirette de) büyük bir azap vardır. (Nahl: 16/94)
Müşrikler, sana
vahyettiğimizden başka bir şeyi yalan yere bize isnat etmen için seni, nerdeyse,
sana vahyettiğimizden saptıracaklar ve ancak o takdirde seni candan dost kabul
edeceklerdi. (İsra: 17/73)
İnkâr edenler, Allah'ın
yolundan ve -yerli, taşralı- bütün insanlara eşit (kıble veya mâbed) kıldığımız
Mescid-i Harâm'dan (insanları) alıkoymaya kalkanlar (şunu bilmeliler ki) kim
orada (böyle) zulüm ile haktan sapmak isterse ona acı azaptan tattırırız. (Hac:
22/25)
İnsanlardan öylesi var ki,
herhangi bir ilmî delile dayanmadan Allah yolundan saptırmak ve sonra da onunla
alay etmek için boş lafı satın alır. İşte onlara rüsvay edici bir azap vardır.
(Lokman: 31/6)
İnkâr edenlerin ve Allah
yolundan alıkoyanların işlerini Allah boşa çıkarmıştır. (Muhammed: 47/1)
İnkâr edenler, Allah yolundan
alıkoyanlar ve kendilerine doğru yol belli olduktan sonra Peygamber'e karşı
gelenler, Allah'a hiçbir zarar veremezler. Allah onların yaptıklarını boşa
çıkaracaktır. (Muhammed: 47/32)
İnkâr edip Allah yolundan
alıkoyanları ve sonra da kafir olarak ölenleri Allah asla bağışlamaz. (Muhammed:
47/34)
Onlar yeminlerini kalkan yapıp
Allah'ın yolundan alıkoydular. Bu yüzden onlara küçük düşürücü bir azap vardır.
(Mücadele: 58/16)
Yeminlerini kalkan yapıp Allah
yolundan yan çizdiler. Gerçekten onların yaptıkları ne kötüdür! (Münafikun:
63/2)
|