AHİRETİN VARLIĞINA KESİN OLARAK İNANIRLAR
AHİRETİN VARLIĞINA KESİN OLARAK
İNANIRLAR
Ve onlar, sana indirilene, senden önce
indirilenlere iman ederler ve ahirete de kesin bir bilgiyle inanırlar. (Bakara
Suresi, 4)
Hiç şüphesiz Allah, mü’minlerden -karşılığında
onlara mutlaka cenneti vermek üzere- canlarını ve mallarını satın almıştır.
Onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler ve öldürülürler; (bu,) Tevrat’ta,
İncil’de ve Kur’an’da O’nun üzerine gerçek olan bir vaaddir. Allah’tan daha çok
ahdine vefa gösterecek olan kimdir? Şu halde yaptığınız bu alışverişten dolayı
sevinip-müjdeleşiniz. İşte ‘büyük kurtuluş ve mutluluk’ budur. (Tevbe Suresi,
111)
Onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı
verirler. Ve onlar kesin bir bilgiyle ahirete inanırlar. (Lokman Suresi, 4)
Öyleyse, dünya hayatına karşılık ahireti satın
alanlar, Allah yolunda savaşsınlar; kim Allah yolunda savaşırken, öldürülür ya
da galip gelirse ona büyük bir ecir vereceğiz. (Nisa Suresi, 74)
Gerçekten biz onları, katıksızca (ahiretteki
asıl) yurdu düşünüp-anan ihlas sahipleri kıldık. (Sad Suresi, 46)
“Allah’ın sana verdiğiyle ahiret yurdunu ara,
dünyadan da kendi payını (nasibini) unutma. Allah’ın sana ihsan ettiği gibi, sen
de ihsanda bulun ve yeryüzünde bozgunculuk arama. Çünkü Allah, bozgunculuk
yapanları sevmez.” (Kasas Suresi, 77)
Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı
verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman ederler. (Neml Suresi, 3)
Ve biz elbette, Rabbimize çevrilip-döneceğiz.”
(Zuhruf Suresi, 14)
Onlar, din gününü tasdik etmektedirler. (Mearic
Suresi, 26)
|