Hz
Hz. İbrahim ve
İsmail’in Mekke’ye Gelişi
Hani İbrahim:
"Rabbim, bu şehri bir güvenlik yeri kıl ve halkından Allah'a ve ahiret gününe
inananları ürünlerle rızıklandır" demişti de (Allah: "Sadece inananları değil)
inkâr edeni de az bir süre yararlandırır, sonra onu ateşin azabına uğratırım; ne
kötü bir dönüştür o" demişti. (Bakara Suresi, 126)
Hani İbrahim şöyle
demişti: "Bu şehri güvenli kıl, beni ve çocuklarımı putlara kulluk etmekten uzak
tut. Rabbim, gerçekten onlar insanlardan birçoğunu şaşırtıp-saptırdı. Bundan
böyle kim bana uyarsa, artık o bendendir, kim bana isyan ederse elbette Sen,
bağışlayansın, esirgeyensin. Rabbimiz, gerçekten ben, çocuklarımdan bir kısmını
Beyt-i Haram yanında ekini olmayan bir vadiye yerleştirdim; Rabbimiz, dosdoğru
namazı kılsınlar diye (öyle yaptım), böylelikle Sen, insanların bir kısmının
kalblerini onlara ilgi duyar kıl ve onları birtakım ürünlerden rızıklandır.
Umulur ki şükrederler. Rabbimiz, şüphesiz Sen, bizim saklı tuttuklarımızı da,
açığa vurduklarımızı da bilirsin. Yerde ve gökte hiçbir şey Allah'a gizli
kalmaz. Hamd, Allah'a aittir ki, O, bana ihtiyarlığa rağmen İsmail'i ve İshak'ı
armağan etti. şüphesiz Rabbim, gerçekten duayı işitendir. Rabbim, beni
namazı(nda) sürekli kıl, soyumdan olanları da. Rabbimiz, duamı kabul buyur.
Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni, anne-babamı ve müminleri bağışla"
(İbrahim Suresi, 35-41)
|