Yalan Yere Yemin Edenler
Yalan Yere Yemin
Edenler
Öyleyse, nasıl
olur da, kendi ellerinin sundukları sonucu, onlara bir musibet isabet eder,
sonra sana gelerek: "Kuşkusuz, biz iyilikten ve uzlaştırmaktan başka bir şey
istemedik" diye Allah’a yemin ederler? (Nisa Suresi, 62)
İman edenler:
"Olanca yeminleriyle elbette sizlerle birlik olduklarına ilişkin Allah’a yemin
edenler bunlar mıdır? Onların bütün yapıp-ettikleri boşa çıkmıştır, böylece
hüsrana uğrayanlar olmuşlardır." derler. (Maide Suresi, 53)
(Şeytan)Ve:
"Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti. (Araf Suresi, 21)
Eğer yakın bir
yarar ve orta bir sefer olsaydı, onlar mutlaka seni izlerlerdi. Ama zorluk
onlara uzak geldi. "Eğer güç yetirseydik muhakkak seninle birlikte (savaşa)
çıkardık." diye sana Allah adına yemin edecekler. Kendi nefislerini helaka
sürüklüyorlar. Allah onların gerçekten yalan söylediklerini biliyor. (Tevbe
Suresi, 42)
Sizi hoşnut kılmak
için Allah’a yemin ederler; oysa mü’min iseler, hoşnut kılınmaya Allah ve elçisi
daha layıktır. (Tevbe Suresi, 62)
Onlara geri
döndüğünüzde kendilerinden vazgeçmeniz için Allah'a and içecekler. Artık siz
onlara sırt çevirin. Onlar gerçekten pistirler. Kazanmakta olduklarının bir
cezası olarak, barınma yerleri cehennemdir. Kendilerinden hoşnut olmanız için
size yemin ederler. Siz onlardan hoşnut olsanız bile şüphesiz Allah, fasıklar
topluluğundan hoşnut olmaz. (Tevbe Suresi, 95-96)
Dediler ki: "Andolsun,
biz, birbirini kollayan bir topluluk iken, kurt onu yerse, bu durumda şüphesiz
kayba uğrayan (aciz) kimseler oluruz." (Yusuf Suresi, 14)
Yeminlerinin
olanca gücüyle Allah’a and içtiler; eğer sen onlara emredersen (savaşa)
çıkacaklar diye. De ki: "And içmeyin, bu bilinen (örf üzere) bir itaattır.
Allah, yaptıklarınızdan haberdârdır." (Nur Suresi, 53)
Yeminlerinin
olanca güçleriyle, kendilerine bir uyarıcı-korkutucu gelecek olsa, ümmetlerinin
herhangi birinden mutlaka daha doğru olacaklarına dair, Allah'a and içtiler.
Ancak onlara bir uyarıcı-korkutucu geldiğinde (bu,) nefretlerinden başkasını
artırmadı. (Fatır Suresi, 42)
Allah’ın
kendilerine karşı gazablandığı bir kavmi veli (dost ve müttefik) edinenleri
görmedin mi? Onlar, ne sizdendirler, ne onlardan. Kendileri de (açıkça gerçeği)
bildikleri halde, yalan üzere yemin ediyorlar. (Mücadele Suresi, 14)
Onların tümünü
Allah’ın dirilteceği gün, sizlere yemin ettikleri gibi O’na da yemin
edeceklerdir ve kendilerinin bir şey üzerine olduklarını sanacaklardır. Dikkat
edin; gerçekten onlar, yalan söyleyenlerin ta kendileridir. (Mücadele Suresi,
18)
Şunların hiçbirine
itaat etme: Yemin edip duran, aşağılık, (Kalem Suresi,10)
|