Yeryüzü ve Gökyüzü
Yeryüzü ve Gökyüzü
Görmüyor musun;
gerçekten Allah, gökyüzünden su indirdi de onu yerin içindeki kaynaklara
yürütüp-geçirdi. Sonra onunla çeşitli renklerde ekinler çıkarıyor. Sonra
kurumaya başlar, böylece onu sararmış görürsün. Sonra da onu kurumuş kırıntılar
kılıyor. Şüphesiz bunda, temiz akıl sahipleri için gerçekten öğüt alınacak bir
ders (zikr) vardır. (Zümer Suresi, 21)
Allah, yeryüzünü
sizin için bir karar, gökyüzünü bir bina kıldı; sizi suretlendirdi, suretinizi
de en güzel (bir biçim ve incelikte) kıldı ve size güzel-temiz şeylerden rızık
verdi. İşte sizin Rabbiniz Allah budur. Alemlerin Rabbi Allah ne yücedir. (Mümin
Suresi, 64)
O'nun ayetlerinden
biri de, senin gerçekten yeryüzünü huşu içinde (solmuş, boynu bükülmüş ve
kupkuru) görmendir. Ama Biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman, deprenir ve
kabarır. Şüphesiz onu dirilten, ölüleri de elbette dirilticidir. Çünkü O,
herşeye güç yetirendir. (Fussilet Suresi, 39)
Biz, gökleri, yeri
ve ikisi arasında bulunanları bir ‘oyun ve oyalanma konusu’ olsun diye
yaratmadık. (Duhan Suresi, 38)
Kendinden (bir
nimet olarak) göklerde ve yerde olanların tümüne sizin için boyun eğdirdi.
Şüphesiz bunda, düşünebilen bir kavim için gerçekten ayetler vardır. (Casiye
Suresi, 13)
Yeri de
(nasıl) döşeyip-yaydık? Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda 'gözalıcı ve iç
açıcı' her çiftten (nice bitkiler) bitirdik.
(Kaf Suresi, 7)
|