CİHAD
CİHAD
1- Cihadın ve
Mücahidlerin Fazileti
a- Cihadın
Fazileti
a1- Cihada Teşvik
İman edenler ve hicret edip Allah yolunda cihad
edenler var ya, işte bunlar, Allah'ın rahmetini umabilirler. Allah, gafûr ve
rahîmdir. (Bakara: 2/218)
Hiçbir kimse yok ki, ölümü Allah'ın iznine bağlı olmasın.
(Ölüm), belli bir süreye göre yazılmıştır. Her kim, dünya nimetini isterse,
kendisine ondan veririz; kim de ahiret sevabını isterse, ona da bundan veririz.
Biz şükredenleri mükâfatlandıracağız. (Al-i İmran: 3/145)
Eğer Allah yolunda öldürülür ya da ölürseniz,
şunu bilin ki, Allah'ın mağfireti ve rahmeti onların topladıkları bütün
şeylerden daha hayırlıdır. (Al-i İmran:
3/157
Ey iman edenler! Sabredin; (düşman karşısında) sebat
gösterin; (cihad için) hazırlıklı ve uyanık bulunun ve Allah'tan korkun ki
başarıya erişebilesiniz. (Al-i İmran: 3/200)
O halde, dünya hayatını ahiret karşılığında
satanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya
galip gelirse biz ona yakında büyük bir mükâfat vereceğiz. (Nisa: 4/74)
İman edenler Allah yolunda savaşırlar,
inanmayanlar ise tâğut (bâtıl davalar ve şeytan) yolunda savaşırlar. O halde
şeytanın dostlarına karşı savaşın; şüphe yok ki şeytanın kurduğu düzen zayıftır.
(Nisa: 4/76)
Kendilerine, ''ellerinizi savaştan çekin, namazı
kılın ve zekâtı verin'', denilen kimseleri görmedin mi? Sonra onlara savaş farz
kılınınca, içlerinden bir gurup hemen Allah'tan korkar gibi, hatta daha fazla
bir korku ile insanlardan korkmaya başladılar da "Rabbimiz! Savaşı bize niçin
yazdın! Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen (daha bir müddet savaşı farz
kılmasan) olmaz mıydı?" dediler. Onlara de ki: "Dünya menfaati önemsizdir,
Allah'tan korkanlar için ahiret daha hayırlıdır ve size kıl payı kadar haksızlık
edilmez. (Nisa: 4/77)
Artık Allah yolunda savaş. Sen, kendinden
başkası (sebebiyle) sorumlu tutulmazsın. Müminleri de teşvik et. Umulur ki Allah
kafirlerin gücünü kırar (güçleriyle size zarar vermelerini önler). Allah'ın gücü
daha çetin ve cezası daha şiddetlidir. (Nisa: 4/84)
Müminlerden -özür sahibi olanlar dışında-
oturanlarla malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler bir olmaz. Allah,
malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün
kıldı. Gerçi Allah hepsine de güzellik (cennet) vadetmiştir; ama mücahitleri,
oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır. (Nisa: 4/95)
O (düşman) topluluğu takip etmekte gevşeklik
göstermeyin. Eğer siz acı çekiyorsanız onlar da, sizin çektiğiniz gibi acı
çekmektedirler. Üstelik siz Allah'tan, onların ümit etmedikleri şeyleri
umuyorsunuz. Allah ilim ve hikmet sahibidir. (Nisa: 4/104)
Ey iman edenler! Allah'tan korkun. O'na
yaklaşmaya yol arayın ve yolunda cihad edin ki kurtuluşa eresiniz. (Maide: 5/35)
Onlara (düşmanlara) karşı gücünüz yettiği kadar
kuvvet ve cihad için bağlanıp beslenen atlar hazırlayın, onunla Allah'ın
düşmanını, sizin düşmanınızı ve onlardan başka sizin bilmediğiniz, Allah'ın
bildiği (düşman) kimseleri korkutursunuz. Allah yolunda ne harcarsanız size
eksiksiz ödenir, siz asla haksızlığa uğratılmazsınız. (Enfal: 8/60)
Ey Peygamber! Müminleri savaşa teşvik et. Eğer
sizden sabırlı yirmi kişi bulunursa, iki yüze (kafire) galip gelirler. Eğer
sizden yüz kişi olursa, kafir olanlardan bin kişiye galip gelirler. Çünkü onlar
anlamayan bir topluluktur. (Enfal: 8/65)
Allah müminlerden, mallarını ve canlarını,
kendilerine (verilecek) cennet karşılığında satın almıştır. Çünkü onlar Allah
yolunda savaşırlar, öldürürler, ölürler. (Bu), Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da
Allah üzerine hak bir vaattir. Allah'tan daha çok sözünü yerine getiren kim
vardır! O halde O'nunla yapmış olduğunuz bu alış verişinizden dolayı sevinin.
İşte bu, (gerçekten) büyük kazançtır. (Tevbe: 9/111)
Medine halkına ve onların çevresinde bulunan
bedevî Araplara Allah'ın Resûlünden geri kalmaları ve onun canından önce kendi
canlarını düşünmeleri yakışmaz. İşte onların Allah yolunda bir susuzluğa, bir
yorgunluğa ve bir açlığa dûçar olmaları, kafirleri öfkelendirecek bir yere
(ayak) basmaları ve düşmana karşı bir başarı kazanmaları, ancak bunların
karşılığında kendilerine salih bir amel yazılması içindir. Çünkü Allah iyilik
yapanların mükâfatını zayi etmez. (Tevbe: 9/120)
Müminler ancak Allah'a ve Resûlüne iman eden,
ondan sonra asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla
savaşanlardır. İşte doğrular ancak onlardır. (Hucurat: 49/15)
Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir yapı gibi
saf bağlayarak savaşanları sever. (Saff: 61/4)
Allah'a ve Resûlüne inanır, mallarınızla ve
canlarınızla Allah yolunda cihad edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha
hayırlıdır. (Saff: 61/11)
Ey Peygamber!
Kafirlere ve münafıklara karşı cihad et, onlara karşı sert davran. Onların
varacağı yer cehennemdir. O gidilecek yer ne de kötüdür! (Tahrim: 66/9)
|