2k3f
2k3f- Allah’ın,
Nuh Kavmini Helak Etmesi
Onu yalanladılar, biz de onu ve
onunla beraber gemide bulunanları kurtardık, âyetlerimizi yalanlayanları da suda
boğduk! Çünkü onlar kör bir kavim idiler. (A’raf: 7/64)
Onlara kendilerinden
evvelkilerin, Nuh, Âd ve Semûd kavimlerinin, İbrahim kavminin, Medyen halkının
ve altüst olan şehirlerin haberi ulaşmadı mı? Peygamberi onlara apaçık mucizeler
getirmişti. Demek ki, Allah onlara zulmedecek değildi, fakat onlar kendi
kendilerine zulmetmekte idiler. (Tevbe: 9/70)
Yine de onu yalanladılar, biz
de hem onu hem de onunla beraber gemide bulunanları kurtardık ve onları
(yeryüzünde) halifeler kıldık; âyetlerimizi yalanlayanları da (denizde) boğduk.
Bak ki uyarılanların (fakat inanmayanların) sonu nasıl oldu! (Yunus: 10/73)
Gözlerimizin önünde ve vahyimiz
(emrimiz) uyarınca gemiyi yap ve zulmedenler hakkında bana (bir şey) söyleme!
Onlar mutlaka boğulacaklardır! (Hud: 11/37)
Oğlu: Beni sudan koruyacak bir
dağa sığınacağım, dedi. (Nuh): "Bugün Allah'ın emrinden (azabından), merhamet
sahibi Allah'tan başka koruyacak kimse yoktur" dedi. Aralarına dalga girdi,
böylece o da boğulanlardan oldu. (Hud: 11/43)
(Nihayet) "Ey yer suyunu yut!
Ve ey gök (suyunu) tut!" denildi. Su çekildi: iş bitirildi; (gemi de) Cûdî
(dağının) üzerine yerleşti. Ve: "O zalimler topluluğunun canı cehenneme!"
denildi. (Hud: 11/44)
Ey kavmim! Sakın bana karşı
düşmanlığınız, Nuh kavminin veya Hûd kavminin, yahut Salih kavminin başlarına
gelenler gibi size de bir musibet getirmesin! Lût kavmi de sizden uzak değildir.
(Hud: 11/89)
Bunun üzerine ona şöyle
vahyettik: Gözlerimizin önünde (muhafazamız altında) ve bildirdiğimiz şekilde
gemiyi yap. Bizim emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başlayınca her cinsten
eşler halinde iki tane ve bir de, içlerinden, daha önce kendisi aleyhinde hüküm
verilmiş olanların dışındaki aileni gemiye al. Zulmetmiş olanlar konusunda bana
hiç yalvarma! Zira onlar kesinlikle boğulacaklardır. (Mü’minun: 23/27)
Nuh kavmine gelince,
peygamberleri yalancılıkla itham ettiklerinde onları, suda boğduk ve kendilerini
insanlar için bir ibret yaptık. Zalimler için acıklı bir azap hazırladık. (Furkan:
25/37)
Sonra da geri kalanları suda
boğduk. (Şuara: 26/120)
Andolsun ki biz Nuh'u kendi
kavmine gönderdik de o bin yıldan elli yıl eksik bir süre onların arasında
kaldı. Sonunda onlar zulümlerini sürdürürken tufan kendilerini yakalayıverdi. (Ankebut:
29/14)
Nihayet ötekileri
(inanmayanları) suda boğduk. (Saffat: 37/82)
İman etmiş olan dedi ki: "Ey
kavmim! Doğrusu ben sizin için, Nuh kavminin, Âd, Semûd ve onlardan sonra
gelenlerin durumu gibi, (peygamberleri yalanlayan) toplulukların başlarına gelen
bir âkıbetten korkuyorum. Allah, kullarına bir zulüm dileyecek değildir." (Mü’min:
40/30-31)
Bunlardan önce de Nuh kavmini
helâk etmiştik. Çünkü onlar yoldan çıkmış bir toplum idiler. (Zariyat: 51/46)
Daha önce de çok zalim ve pek
azgın olan Nuh kavmini (helâk etmişti). (Necm: 53/52)
Biz de derhal nehir gibi
devamlı akan bir su ile göğün kapılarını açtık. (Kamer: 54/11)
Yeryüzünde kaynaklar
fışkırttık. (Her iki) su, takdir edilmiş bir işin olması için birleşmişti.
(Kamer: 54/12)
Bunlar, günahları yüzünden suda
boğuldular, ardından da ateşe sokuldular ve o zaman Allah'a karşı yardımcılar da
bulamadılar. (Nuh: 71/25)
|