2k3g
2k3g- Nuh’un Gemi
İle Kurtulması
Onu yalanladılar, biz de onu ve
onunla beraber gemide bulunanları kurtardık, âyetlerimizi yalanlayanları da suda
boğduk! Çünkü onlar kör bir kavim idiler. (A’raf: 7/64)
Yine de onu yalanladılar, biz
de hem onu hem de onunla beraber gemide bulunanları kurtardık ve onları
(yeryüzünde) halifeler kıldık; âyetlerimizi yalanlayanları da (denizde) boğduk.
Bak ki uyarılanların (fakat inanmayanların) sonu nasıl oldu! (Yunus: 10/73)
Gözlerimizin önünde ve vahyimiz
(emrimiz) uyarınca gemiyi yap ve zulmedenler hakkında bana (bir şey) söyleme!
Onlar mutlaka boğulacaklardır! (Hud: 11/37)
Nuh gemiyi yapıyor, kavminden
ileri gelenler ise, yanına her uğradıkça onunla alay ediyorlardı. Dedi ki: "Eğer
bizimle alay ediyorsanız, iyi bilin ki siz nasıl alay ediyorsanız biz de sizinle
alay edeceğiz! (Hud: 11/38)
Nihayet emrimiz gelip de sular
coşup yükselmeye başlayınca Nuh'a dedik ki: "(Canlı çeşitlerinin) her birinden
iki eş ile - (boğulacağına dair) aleyhinde söz geçmiş olanlar dışında - aileni
ve iman edenleri gemiye yükle!" Zaten onunla beraber pek azı iman etmişti. (Hud:
11/40)
(Nuh) dedi ki: "Gemiye binin!
Onun yüzüp gitmesi de, durması da Allah'ın adıyladır. Şüphesiz ki Rabbim çok
bağışlayan, pek esirgeyendir." (Hud: 11/41)
Gemi, dağlar gibi dalgalar
arasında onları götürüyordu. Nuh, gemiden uzakta bulunan oğluna: Yavrucuğum!
(Sen de) bizimle beraber bin, kafirlerle beraber olma! diye seslendi. (Hud:
11/42)
Oğlu: Beni sudan koruyacak bir
dağa sığınacağım, dedi. (Nuh): "Bugün Allah'ın emrinden (azabından), merhamet
sahibi Allah'tan başka koruyacak kimse yoktur" dedi. Aralarına dalga girdi,
böylece o da boğulanlardan oldu. (Hud: 11/43)
(Nihayet) "Ey yer suyunu yut!
Ve ey gök (suyunu) tut!" denildi. Su çekildi: iş bitirildi; (gemi de) Cûdî
(dağının) üzerine yerleşti. Ve: "O zalimler topluluğunun canı cehenneme!"
denildi. (Hud: 11/44)
Denildi ki: Ey Nuh! Sana ve
seninle beraber olan ümmetlere bizden selam ve bereketlerle (gemiden) in!
Kendilerini (dünyada) faydalandıracağımız, sonra da bizden kendilerine elem
verici bir azabın dokunacağı ümmetler de olacaktır. (Hud: 11/48)
Bunun üzerine ona şöyle
vahyettik: Gözlerimizin önünde (muhafazamız altında) ve bildirdiğimiz şekilde
gemiyi yap. Bizim emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başlayınca her cinsten
eşler halinde iki tane ve bir de, içlerinden, daha önce kendisi aleyhinde hüküm
verilmiş olanların dışındaki aileni gemiye al. Zulmetmiş olanlar konusunda bana
hiç yalvarma! Zira onlar kesinlikle boğulacaklardır. (Mü’minun: 23/27)
Sen, yanındakilerle birlikte
gemiye yerleştiğinde: "Bizi zalimler topluluğundan kurtaran Allah'a hamdolsun"
de. (Mü’minun: 23/28)
Ve de ki: Rabbim! Beni
bereketli bir yere indir. Sen, iskân edenlerin en hayırlısısın. (Mü’minun:
23/29)
Bunun üzerine biz onu ve
beraberindekileri, o dolu geminin içinde (taşıyarak) kurtardık. (Şuara: 26/119)
Fakat biz onu ve gemidekileri
kurtardık ve bunu âlemlere bir ibret yaptık. (Ankebut: 29/15)
Kendisini ve ailesini büyük
felâketten kurtardık. (Saffat: 37/76)
Nuh'u da tahtalardan yapılmış,
çivilerle çakılmış gemiye bindirdik. (Kamer: 54/13)
İnkâr edilmiş olana (Nuh'a) bir
mükâfat olmak üzere gemi, gözlerimizin önünde akıp gidiyordu. (Kamer: 54/14)
Andolsun ki onu bir ibret
olarak bıraktık, ibret alan yok mudur? (Kamer: 54/15)
Şüphesiz, su bastığı vakit sizi
gemide biz taşıdık; (Hakka: 69/11)
|