2k16ı4- Musa’nın Daveti

2k16ı4
2k16ı4- Musa’nın Daveti   Sonra onların ardından Musa'yı mucizelerimizle Firavun ve kavmine gönderdik de o mucizeleri inkar ettiler; ama, bak ki, fesatçıların sonu ne oldu! (A’raf: 7/103) Musa dedi ki: "Ey Firavun! Ben âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamberim. (A’raf: 7/104) Allah hakkında gerçekten başkasını söylememek benim üzerime borçtur. Size Rabbinizden açık bir delil getirdim; artık İsrailoğullarını benimle bırak!" (A’raf: 7/105) (Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım. (A’Raf: 7/106) Bunun üzerine Musa asâsını yere attı. O hemen apaçık bir ejderha oluverdi! (A’raf: 7/107) Ve elini (cebinden) çıkardı. Birdenbire o da seyredenlere bembeyaz görünüverdi. (A’raf: 7/108) Firavun'un kavminden ileri gelenler dediler ki: Bu çok bilgili bir sihirbazdır. Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne buyurursunuz? (A’raf: 7/109-110) Dediler ki: Onu da kardeşini de beklet; şehirlere toplayıcılar (memurlar) yolla. Bütün bilgili sihirbazları sana getirsinler. (A’raf: 7/111-112) Sihirbazlar Firavun'a geldi ve: Eğer üstün gelen biz olursak, bize kesin bir mükâfat var mı? dediler. (A’raf: 7/113) Biz de Musa'ya, "Asânı at!" diye vahyettik. Bir de baktılar ki bu, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor. (A’raf: 7/117) Firavun dedi ki: "Ben size izin vermeden ona iman mı ettiniz? Bu, hiç şüphesiz şehirde, halkını oradan çıkarmak için kurduğunuz bir tuzaktır. Ama yakında (başınıza gelecekleri) göreceksiniz! (A’raf: 7/123) Musa kavmine dedi ki: "Allah'tan yardım isteyin ve sabredin. Şüphesiz ki yeryüzü Allah'ındır. Kullarından dilediğini ona vâris kılar. Sonuç (Allah'tan korkup günahtan) sakınanlarındır." (A’raf: 7/128) Onlar da, sen bize (peygamber olarak) gelmeden önce de geldikten sonra da bize işkence edildi, dediler. (Musa), "Umulur ki Rabbiniz düşmanınızı helâk eder ve onların yerine sizi yer yüzüne hakim kılar da nasıl hareket edeceğinize bakar" dedi. (A’raf: 7/129) Musa dedi ki: Ey kavmim! Eğer Allah'a inandıysanız ve O'na teslim olduysanız sadece O'na güvenip dayanın. (Yunus: 10/84) Firavun'a git. Çünkü o iyice azdı. (Taha: 20/24) Sen ve kardeşin birlikte âyetlerimi götürün. Beni anmayı ihmal etmeyin. (Taha: 20/42)  Firavun'a gidin. Çünkü o, iyiden iyiye azdı. (Taha: 20/43) Ona yumuşak söz söyleyin. Belki o, aklını başına alır veya korkar. (Taha: 20/44) Dediler ki: Rabbimiz! Doğrusu biz, onun bize aşırı derecede kötü davranmasından yahut iyice azmasından endişe ediyoruz. (Taha: 20/45) Buyurdu ki: Korkmayın, çünkü ben sizinle beraberim; işitir ve görürüm. (Taha: 20/46) Haydi, ona gidin de deyin ki: Biz, senin Rabbinin elçileriyiz. İsrailoğullarını hemen bizimle birlikte gönder; onlara eziyet etme! Biz, senin Rabbinden bir âyet getirdik. Kurtuluş, hidayete uyanlarındır. (Taha: 20/47) Firavun: Rabbiniz de kimmiş, ey Musa? dedi. (Taha: 20/49) O da: Bizim Rabbimiz, her şeye hilkatini (varlık ve özelliğini) veren, sonra da doğru yolu gösterendir, dedi. (Taha: 20/50) Firavun: Öyle ise, önceki milletlerin hali ne olacak? dedi. (Taha: 20/51) Sonra âyetlerimizle ve apaçık bir fermanla Musa ve kardeşi Harun'u Firavun'a ve ileri gelenlerine gönderdik. Onlar ise kibre kapıldılar ve ululuk taslayan bir kavim oldular. (Mü’minun: 23/45-46) Musa şöyle dedi: Rabbim! Doğrusu, beni yalancılıkla suçlamalarından korkuyorum. (Şuara: 26/12) Haydi Firavun'a gidip deyin ki: Gerçekten biz, âlemlerin Rabbi'nin elçisiyiz; (Şuara: 26/16) İsrailoğullarını bizimle beraber gönder. (Şuara: 26/17) O nimet diye başıma kaktığın ise, (aslında) İsrailoğullarını kendine kul köle etmendir. (Şuara: 26/22) İman eden bir kavim için (faydalı olmak üzere) Musa ile Firavun'un haberlerinden bir kısmını sana gerçek şekliyle nakledeceğiz. (Kasas: 28/3) Andolsun biz Musa'yı âyetlerimizle Firavun'a ve onun ileri gelen adamlarına göndermiştik de Musa: Ben âlemlerin Rabbinin elçisiyim, demişti. (Zuhruf: 43/46) Andolsun, kendilerinden önce biz, Firavun'un kavmini de imtihan etmiştik. Onlara: Allah'ın kulları! Bana gelin! Çünkü ben size (gönderilmiş) güvenilir bir resûlüm diye (davette bulunan) şerefli bir elçi gelmişti. (Duhan: 44/17-18) Musa'da da (ibretler vardır). Onu apaçık bir delil ile Firavun'a göndermiştik. (Zariyat: 51/38) Nasıl Firavun'a bir elçi göndermiş idiysek doğrusu size de, hakkınızda şahitlik edecek bir peygamber gönderdik. (Müzzemmil: 73/15) Firavun'a git! Çünkü o çok azdı. (Naziat: 79/17)


20.02.2009 tarihinden beri 2005 defa okundu Son takip: 17.11.2024 - 06:35