Cîdâl

Cidâl, iki şekilde tefsir edilir: 1. Husûmet /mücâdele "Onlar Allah hakkında cidal ediyorlar (onlar Al­lah hakkında Nebi'ye karşı hasımlık/mücâdele ediyor­lar). Oysa O'nun muhavvilesi şiddetlidir." [116] "(İbrahim), Lût kavmi hakkında Bize karşı cidale ko­yuldu (Bize karşı hasım oldu/mücâdeleye giriş­ti)." [117] "Hakkı bâtıl ile gidermek için cidal ettiler (hasımlaştılar, mücâdele ettiler)." [118] "İnsanlardan bazısı herhangi bir ilme dayanmaksızın Allah hakkında cidal eder (hasımlaşır/ mücâde­le eder)".[119] 2. Tartışmak/münakaşa etmek "Haccta cidal (tartışmak/münakaşa etmek) yok." [120] "Ey Nûh! Bizimle gerçekten cidal ettin (tartış­tın, münâkaşa ettin, tartışmayı/münâkaşayı da) çoğalttın" dediler."[121] "Allah'ın âyetleri hakkında kâfirlerden başkası cidal etmez (tartışmaz/münakaşa etmez)." [122]


16.02.2009 tarihinden beri 2703 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 09:07