Kab
Kâb, "kadar" demektir. Ebû Hayyân şöyle der: Kâb, kâd ve kayd "miktar" demektir.[1] Kâb yayın kabzasıyla giriş yeri olan iki köşe aralığına denir ki, yayda iki kâb bulunur. Bu anlam ile bazıları kalb etmek yoluyla, bîr yayın iki kabı (kâbe kavseyn) demek olabileceğini söylemişlerdir. Yayın kabzasıyla kirişi arasına da kâb denilmiştir. Ayrıca "kâb" da, birer uzunluk ölçüsü olan, mızrak, değnek, arşın, boy, kulaç, adım gibi bir uzunluk ölçüsüdür. Hicaz lügatinde yay, zir'a yani ölçü manasına da gelmektedir. Buna göre "kâbe kavseyni" cümlesi onunla arasındaki mesafe iki arşın kadardır anlamına gelir. Kâb kelimesi genelde miktar anlamına gelse de Necm Sûresi'ndeki kullanımında da kâb, miktar anlamına gelmiyor. Araplar, cahiliye döneminde bir anlaşma yapacakları zaman iki yay çıkarır, birini diğerinin üzerine koyar, ikisinin "kâb"ını birleştirir, so a ikisini birlikte çekerek bu yaylarla bir ok atarlardı. Bu, onların her birinin rızası diğerinin rızası, kızgınlığı diğerinin kızgınlığı anlamına gelip, aksi mümkün olmayacak şekilde şahitleştiklerini gösterirdi. Bu anlamda da kâb, miktar anlamına değil manevi yakınlığa işaret eder
16.02.2009 tarihinden beri 3967 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 11:25