Maqâm

Maqâm, dört şekilde tefsir edilir: 1. Mesken "Böylece onları bostanlardan, pınarlardan, hazineler­den ve kerîm maqâmlardan (güzel meskenler­den! çıkardık. İşte böyle. Ve İsrâîloğulları'nı onlara vâris kıldık." [57] "Doğrusu muttakiler, (ölümden yana) emin bir maqâmdadırlar (meskendedirler)." [58] 2. İkâmet etmek, durmak/kal­mak "Ey kavmim! Eğer benim maqâmım (içinizde durmam/kalmam) size ağır geliyorsa... " [59] "Ey Yesrib ahalisi! Sizin için muqâm yok/değildir (sizin için Ahzâb ile birlikte durmak yoktur, onlar için ikâmet etmeyin)." [60] 3. Kıyamet Günü Allah'ın önünde kı­yamda/ayakta durmak "Rabbinin maqâmından korkana iki cennet vardır.( Kıyamet Günü O'nun rahmeti önündeki haram arzu ve isteklerini dünyada terkeden kimseler için iki cennet vardır)." [61] "İşte bu, maqâmımdan (huzurumda durmaktan/korkanlar ve tehdidimden korkanlar içindir." [62] 4. Mekân "Biz (melekle) den hiç kimse yoktur ki, onun için malum bir maqâm (Al­lah'a ibâdet için bir mekanı) olmasın." [63] "Ben onu sana, sen maqâmından (şu anda otur­makta olduğun mekândan) kalkmadan önce getiri­rim." [64]


16.02.2009 tarihinden beri 2571 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 09:23