Semûm-Samm
Semûm, vücut deliklerine işleyen sıcak rüzgârdır. Semûm, ateş alevi gibi esen, ter deliklerine nüfuz eden sıcak rüzgâra denilir. "Sam yeli" tabir olunur. Harar da denilir. Bazı Arap dilbilimcileri "harurî" ifadesinin gündüz esen rüzgâr için dendiğini ifade etmişlerdir. Bir hadiste "semûm"un bir cehennem alevi, (lefh-i cehennem) olduğu ifade edilmiştir. "Samm", "semm" maddesinden fail, "semûm" da onun mübalağası "feil" sîgasıdır. Semm, zehir demektir. "Semmü'l-hiyat" ince delik demektir. Nitekim bedendeki terin çıktığı ve havanın içine işlediği gizli deliklere "mesemme" çoğuluna da "mesamm" veya "mesemmat" ve cem'ul-cemine/çoğulun çoğuluna da "mesâmmât" denilir. Bu nedenle "samm" ve "semûm", cilt üzerindeki küçük deliklerin içine işleyici yahut zehirleyici manalarını da taşır. Rüzgârın bu isim ile adlandırılması da bu anlamlardan birisini veya her ikisini göz önünde bulundurulması nedeniyledir. Cirmin "nâr-ı semûm"dan yaratılmış olması, cin ve şeytanın insana en küçük noktalarından, en küçük zaaflarından, üstelik en tehlikeli biçimde gireceğine, etkisini gösteceğine işaret vardır.
16.02.2009 tarihinden beri 2919 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 08:50