d8
d8- Düşmanlara
Beddua
Allah her şahsı, ancak gücünün yettiği ölçüde
mükellef kılar. Herkesin kazandığı (hayır) kendine, yapacağı (şer) de
kendinedir. Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma. Ey
Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme. Ey
Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme! Bizi affet! Bizi bağışla!
Bize acı! Sen bizim mevlâmızsın. Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et!
(Bakara: 2/286)
Onların sözleri, sadece şöyle demekten ibaretti:
Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla; ayaklarımızı
(yolunda) sabit kıl; kafirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl! (Al-i İmran:
3/147)
Musa dedi ki: Ey Rabbimiz! Gerçekten sen Firavun
ve kavmine dünya hayatında zinet ve nice mallar verdin. Ey Rabbimiz! (Onlara bu
nimetleri), insanları senin yolundan saptırsınlar ve elem verici cezayı
görünceye kadar iman etmesinler, diye mi (verdin)? Ey Rabbimiz! Onların
mallarını yok et, kalplerine sıkıntı ver (ki iman etsinler). (Yunus: 10/88)
(Muhammed:) Rabbim! (Onlar hakkında) adaletinle
hükmünü ver. Bizim Rabbimiz Rahman'dır. Sizin anlattıklarınıza karşı yardımı
umulandır, dedi. (Enbiya: 21/112)
(Lût:) Şu fesatçılar güruhuna karşı bana yardım
eyle Rabbim ! dedi. (Ankebut: 29/30)
Bunun üzerine, Rabbine: Ben yenik düştüm, bana
yardım et! diyerek yalvardı. (Kamer: 54/10)
(Böylece) onlar gerçekten birçoklarını
saptırdılar. (Rabbim!) Sen de bu zalimlerin ancak şaşkınlıklarını arttır! (Nuh:
71/24)
Nuh: "Rabbim! dedi, yeryüzünde kafirlerden hiç
kimseyi bırakma!" (Nuh: 71/26)
"Rabbim! Beni, ana-babamı, iman etmiş olarak
evime girenleri, iman eden erkekleri ve iman eden kadınları bağışla, zalimlerin
de ancak helâkini arttır." (Nuh: 71/28)
Ebu Leheb'in iki eli kurusun! Kurudu da. Malı ve
kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. Odun taşıyıcı
olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da (ateşe
girecek). (Tebbet: 111/1-5)
|