Hz
Hz. Yusuf’un
Kardeşlerinin, Babalarına Yalan Söylemeleri
(Bu karara
vardıktan sonra) "Ey Babamız," dediler. "Sana ne oluyor, Yusuf'a karşı bize
güvenmiyorsun? Oysa gerçekte biz, onun iyiliğini isteyenleriz." "Sen onu yarın
bizimle gönder, gönlünce gezsin, oynasın. Elbette biz onu koruyup-gözetiriz."
Dedi ki: "Sizin onu götürmeniz gerçekten beni üzer ve siz ondan habersiz iken
onu kurdun yemesinden korkuyorum." Dediler ki: "Andolsun, biz, birbirini
kollayan bir topluluk iken, kurt onu yerse, bu durumda şüphesiz kayba uğrayan
(aciz) kimseler oluruz." Nitekim onu götürdükleri ve kuyunun derinliklerine
atmaya topluca davrandıkları zaman, biz ona (şöyle) vahyettik: "Andolsun, sen
onlara kendileri, farkında değilken bu yaptıklarını haber vereceksin." Akşam
üstü babalarına ağlar vaziyette geldiler. Dediler ki: "Ey Babamız, gerçek şu ki,
biz gittik, yarışıyorduk. Yusuf'u da yiyeceklerimizin (veya eşyamızın) yanında
bırakmıştık. Fakat onu kurt yemiş. Ne var ki biz doğruyu söylesek bile sen bize
inanacak değilsin." Ve üzerine yalandan kan (sürülmüş) olan gömleğini
getirdiler. "Hayır" dedi. Nefsiniz, sizi yanıltıp (böyle) bir işe sürüklemiş.
Bundan sonra (bana düşen) güzel bir sabırdır. Sizin bu düzüp-uydurduklarınıza
karşı (kendisinden) yardım istenecek olan Allah'tır." (Yusuf Suresi, 11-18)
|