Berâet
Berâ, uzak mânâsına gelen bir mastardır. Bir kimse bir şeyi ta mamen bırakıp uzaklaştığında "Teberreet mine’l-emri" der. Berâet kelimesinin asıl mânâsı, Müfredat ve Besâir'de açıklandığına göre, kerih görülen herhangi bir şeyden tefassi (kırılma, ayrılma), tebaud (uzaklaşma) demektir. Kadı Beydavî ise, bu kelimenin aslının "bir şeyin gayrısından halis olması" mânâsına da geldiğini söylemiştir. "Hasta hastalığından, medyun deyninden berî oldu" dedikleri gibi. "Berae Allahu âdeme et-tayni" ifadesindeki "berae" de inşa etmek anlamındadır. Meselâ "beratı zimmet asıldır" denildiği zaman, önceden inşa edilen, kural olmuş olan hulus ve selamet mânâsı kastedilir. Cezada suçtan berat da böyledir. F. Razi tefsirinde beraetin mânâsı "inkıtaı ismettir" demiştir. Kısaca beraet: Herhangi bir kerahati nâkısadan selamet ve uzaklaşmak mânâsına gelmekle birlikte devlet hukukunda sonradan olan olayları iktiza (gerek, gereklilik) eden katı münasebet demektir. Ültimatom, ilişkilerini kati şekilde kesilmesi vs...
16.02.2009 tarihinden beri 2534 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 09:23