Hased

Hased, Râgıb'ın be­yanına göre, bir nimeti hak eden­den, o nimetin yok olmasını iste­mektir. Çoğunlukla o nimetin yok olması için büyük çaba harcar. Rivayet edildiğine göre; mü'min gıpta eder, münafık ha­sed eder. Kâmûs ve diğerlerinde geçtiğine göre de, yok olmasını is­tediği nimetin kendisine geçip geçmemesini istemekten daha ge­neldir. "Hased"de asıl olan mana, bir nimetin, bir faziletin, bir ke­malin sahibinden çıkmasını iste­mek, bu nimetin kendisine geç­memesinden öte, başkasında bu­lunmasını çekememektir. Öyle ki, "onunki onda dur­sun da sana da verelim deseler memnun olmaz. Keşke onunkinin hepsi gitse de kendisine bir şey verilmese" diye düşünür, bu daha çok hoşuna gider. Bu nedenle, ha­sed edilen nimet, hasid/hased eden tarafından ele geçirilmesi mümkün olunmayan kişisel fazi­letler ve olgunluk türünden özel­likler olursa, hasid o zaman bütün bütün fazilet düşmanı kesilir. Onu kendine çeviremediğinden dolayı kıskandığını, hased ettiğini imha ve yok etmekle teselli olmak ister. Kısacası hasid, kendisinin on­masını değil, diğerinin onmama­sını ister. Başkasının sahib olduğu üstünlüklerin yok olmasını iste­mekle beraber, kendisine onun gi­bisinin veya daha iyisinin veril­mesini istemek, hased değil "gıp­ta" olur. Bu imrenmektir.


16.02.2009 tarihinden beri 2792 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 09:39