er-Ramîm

er-Ramîm, yok olup çürüyen şey. Zeccâc şöyle der: Ramîm, kırıntı gibi, parçalanmış kuru yapraktır.[91] Kemik çürüdüğünde "Rame’l-azmu" deni­lir. Çürümüş kemiğe "Rimmetun" ve "Remiymun" denir. Cerîr, oğluna mersiye söyleyerek şöyle der: Zaman, gözümün nurunu aldığında ve ben çürümüş kemik gibi kaldığımda beni bıraktın.[92]


16.02.2009 tarihinden beri 2393 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 10:23