Gasık
Gâsik, zifiri karanlık gece demektir. "Ğask" Gece karanlığının ilk vakitleridir. Gece karardığında "Ğasaqa’lleyl" denir. Şâir şöyle der: Bu gece, iyice karardı. Üzüntü ve uykusuzluktan rahatsız oldum.[1] Gâsık kelimesinin masdarı olan "gassâk" veya "gusûk" veyahut "gaseken", şiddetli karanlık, dolgunluk, akmak, dökülmek, soğukluk ve kokarlık manalarıyla ilişkilidir. Hepsinin ortak noktası, dolmak, akmak, dökülmek manalarından birisidir. Gecenin karanlığının hücum edip dolarak pek karanlık olmasına masdar olarak "gasak", "gusuk", "gasakan" denildiği gibi koyu karanlığa da "gasak" denilir. Bu itibarla "gasak" "felak"a yakınlaştırılır ve "mînel ğasakı ilel felak", "gasaktan felaka kadar" denilir ki, gecenin kararmasından sabahın aydınlığına kadar demektir. Buğday içindeki taracaya da "gasak" denir. Gözün dumanlanıp seçememesine veya yaşarıp sulanmasına, göz kararmasına gasakan veya gusuk denilir. Aynı şekilde, yaradan sarı su akmasına, buluttan yağmur çiselemesine, memeden süt dökülmesine veya herhangi bir şeyin mutlaka insibab/dökülme/akma suretiyle dökülmesine de "gasakan" denilir. İçilemeyecek derecede soğuk ve kötü kokulu olan içki veya suya da "gasak" veya "gassâk" denilir. Gâsık ise, asıl iştikakına rağmen, gasak yapan, gasaken eden yahut gasaklı manasına ism-i fail olup, dolan, kararan, karanlık eden, akan, dökülen, domlu, posarık, soğuk olan manalarına gelir. Gassâk: Yaradan akan sarı su, irin, cerahat akıntısı yahut şarap gibi kaynak olan içeceğin zıddı, içilmez derecede soğuk ve çirkin kokulu içki demektir. Keşşaf’a göre kara yılan sokmasına ğâsık denir.
16.02.2009 tarihinden beri 3541 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 08:48