Zeru

Zerû, iki şekilde tefsir edilir: 1. Beni (onunla başbaşa) bırak/onu ba­na bırak "Bana bırak (zernî), tek olarak halkettiğimi/Beni bı­rak (zernî), tek olarak halkettiğimle..." [54] Allah Teâlâ, "Beni (onunla başbaşa) bırak!" sözünü, birilerinin Kendisini engelleyeceğinden korktuğu için değil, onu tek başına helak edeceğini beyan sa­dedinde söylemiştir. "(Fir'avn dedi ki): "Bırakın beni (zerûnî) (beni o'nunla başbaşa bırakın), Musa'yı öldüreyim." [55] Fir'avn, birilerinin kendisini engelleyeceğinden korkmaksızın, "Beni onunla başbaşa bırakın!" de­miştir. 2. Herhangi bir şey için bırakın, iliş­meyin "(Salih dedi ki): "Bu Allah'ın dişi devesi, sizin için bir âyettir (işarettir/alâmettir); onu bırakın/ona ilişme­yin (zerûkâ) Allah'ın arzında otlasın, ona kötülükle dokunmayın!" [56] "Faizden arta kalanı bırakın (zerû) (faiz yeme­yin)."[57] "Günahın zahirini ve bâtınını bırakın (zerû) (açık ve gizli günah işlemeyin)!"[58]


16.02.2009 tarihinden beri 2680 defa okundu. Son takip: 21.11.2024 - 09:48