Yûtikûne

Yûtikûne, if'al babın­dan ve "itaka" masdarmdan fiil-i muzarîdir. "İtika', takat ve "tavk"tandır. "Tavk", "ta"nın üs­tünü ile "takat", "ta"nın ötresi ile boyuna takılan gerdanlık veya ağır bir demir anlamlarına gelir. "Takat" kuvvet ve güç yetirme manasında kullamlmaktaysa da aralarında fark vardır. "Vusu" dediğimiz kuvvet, ta­katin üzerindedir. Çünkü vusu' bir şeye kolaylıkla güç yetirmek, "takat" ise, zorluk ve meşakkat ile güç yetirmektir. Bundan dolayı "itaka" gücü yetmek, dayanmak manasına gelirse de, güç yetişmek, güç tükenmek, zor dayan­mak, hatta dayanamamak mana­sınadır. Buna "tatvik", "tatavvuk", "tatayyuk" ve "ichad" de­nilir. Bu nedenle Bakara Sûresi 184. ayetteki kullanımında "itaka", "istita'a" (gücü yetmek) manası­na veya "tatvik" (güç tükenmek) manasına olacaktır. İstita'a manasına olursa "Gücü yetenler oruç tutmadıkları takdirde fidye versinler." demek olur. Tatvik ve ichad manasına olursa, son derece güçsünmek, güç tükenmek, zor dayanmak, hatta dayanamamak manasına gelir. Bunun hem riva­yet yönünden hem dirayet yö­nünden, "Oruca çok güçsünür, yani dayanamazlar" diye tefsir edildiğine şahid oluyoruz. Türk­çe'de de "falan buna zor dayanır" ifadesi "dayanamaz" demektir. Burada da oruca güç yetiremeyenler kastedilmektedir.


16.02.2009 tarihinden beri 2859 defa okundu. Son takip: 18.11.2024 - 07:11